30 Kasım 2013 Cumartesi

Panorama 1453


İstanbul'un tarihi surlarının hemen dibinde bulunan Panorama Müzesine Ekim ayı sonunda gidebildik. Topkapı-Edirnekapı surlarının yakınında inşa edilen müzeye ulaşım Habibler-Topkapı tramvayı ile çok rahat. Zaten son durakta indiğinizde Topkapı parkının içinde bulunan müzeyi göreceksiniz.

Giriş katta müze dükkanı ve birkaç açıklama bulunan panodan fazla bir şey yok. Aşağıya indiğinizde, ilk katta duvarları süsleyen ve fethi anlatan birçok resim ve yazı bulunmakta. Tavanı çok güzel bir şekilde yapmışlar. 2. resimde gördüğünüz gibi. Keşke bunları biraz daha rahat okunacak şekilde yapsalardı. Bir de eşim birçok yerinde imla hataları fark etti. Böyle bir yerde bu kadar dikkatsizliğin olması çok acı. Mesela resimler aşırı derecede büyütüldüğü için resim kalitesi net değildi. O kadar uğraşılmış ve kalıcı bir şeyler yapılmak istenmiş.. biraz daha dikkat edilseymiş keşke.



Bir merdivenden daha aşağıya indiğinizde uzun bir koridor ve koridorun sağ ve sol duvarlarında yine farklı açıklamalar bulunmakta. Ayrıca aşağıdaki maket yer almakta. Hollanda'da bulunan Panorama Mesdag müzesine gitmiştim uzun yıllar önce. 1881 yılında yapımı tamamlanan resim dünyada ilk panoramik resimlerden bir tanesidir. Az çok nasıl bir şey olacağını tahmin etsem bile ilk 1453 ile karşılaştığımda çok tuhaf bir ruh haline büründüm. Koridorun sonunda 10 basamak kadar yukarı çıktığınızda tarihe yolculuğunuz başlıyor. Ilk etrafıma baktığımda başım dönmüştü. Hatta Vikipedia'dan şöyle bir alıntı yapayım:
İzleyici, müzedeki bu platforma çıktığında 10 saniye kadar sürecek bir şok yaşayabilir. Müzedeki panoramik resme ilk defa bakan kişi, optik alışkanlıkları nedeniyle eserin gerçek boyutlarını kavrayamayacaktır. Bu durum, resmin boyutlarını kavramayı sağlayacak referanslar, başlangıç ve bitiş gibi dayanak noktalarının bulunmamasından kaynaklanmaktadır.
 Kalabalık olmadığından rahat rahat resmi inceleyebildik. Rum ateşini. Fatih'in işaret ettiği surları, kenarları süsleyen topları. Türk bayrağının surlara dikilmesini... Yalnız, resimde birçok yüz birbirine benzemekteydi, sanki aynı kalıptan çıkmış gibi. Neyse vardır elbet bir bildikleri :)) 
Eğer imkanınız varsa, kesinlikle gidin, görün ve gezin. Giriş ücreti 5 TL, öğrenciye 3 TL. Biz çok zevkli dakikalar geçirdik. Ha bir de sürekli yüksek seste çalan Mehter Marşı rahatsız edici (ki çok sevdiğim halde) uzun süre dinleyince dellendiriyor insanı biraz :)





Pizza Pide

Malzemeler:
  • 5 su bardağı un
  • 1 paket kuru maya
  • 1 tatlı kaşığı tuz
  • 1 çay kaşığı silme şeker
  • ılık su
  • kaşar peynir
  • beyaz peynir
  • sucuk
  • sosis
  • salça
  • mantar
  • biber
  • zeytin

Karıştırma kabına unu tuzu koyun, ortasını açıp kuru maya ve şekeri koyun ve ılık su ilave ederekten hamurunuzu kulak memesi kıvamında yoğurun. Aslında yaş maya ile yapmaya niyetlenmiştim ama buzlukta olduğundan ve çözmesini beklemek istemediğimden kuru maya kullandım. Güzel bir pide hamuru çıktı ortaya. Hamurun üstünü örtün ve mayalanması için bir saat kadar bekletin.

Mayalanmış hamuru 6 bezeye ayırın (2 tepsilik). Bezeye biraz un sepeleyin ve merdane ile oval şekilde bir hamur açın. Ortasına isterseniz biraz salça sürün, ve kenarları boş kalacak şekilde iç malzemenizi koyun. En son kaşar rendesi serpin ve kenarlarını kıvırıp,pide şeklini verin. 5-10 dakika fırın mayası için bekletin ve önceden ısıtılmış 200-220 derecelik fırında kaşarlar kızarıncaya dek pişirin. Fırından çıktıktan sonra kenarlarına tereyağ sürün ve servise hazırlayın.
Afiyet olsun!


29 Kasım 2013 Cuma

Mercimek Köftesi

Malzemeler:
  • 1 bardak kırmızı mercimek
  • yarım bardak ince (köftelik) bulgur
  • 1 adet limon
  • 1 adet büyük soğan
  • maydanoz
  • salça
  • sıvı yağ
  • tuz ve baharat




Mercimeği güzelce yıkadıktan sonra süzün, üstüne 2 bardak kaynar su koyun ve kapalı olarak yarım saat kadar bekletin. Mercimek böylelikle daha çabuk pişecektir ve az köpürecektir. Mercimeği tekrar süzün ve tencereye alın. Üstüne 1-1,5 bardak kaynar su ekleyin ve suyunu çekene kadar pişirin. Eğer suyunu çekmiş ama hala diri haldeyse biraz daha kaynar su ekleyebilirsiniz. Mercimekler iyice patlamış dağalmış, şekilde olacak ama suyun içinde de yüzmeyecek tabii. Mercimeğin altını kapatın, içine ince bulgurunuzu ve tuzunuzu koyup karıştırın ve kapağını kapatıp demlenmeye bırakın. Suyunuz çok kaldıysa eğer, biraz daha bulgur ekleyebilirsiniz ama dikkat edin, bulgur mercimeğin önüne geçmesin ve tadını değiştirmesin.

Rendelenmiş veya ince doğranmış soğanı yağda soteleyin, bir yemek kaşığı biber ve domates salçası karışımı ekleyin ve sotelemeye devam edin. Acı pul biberi, kara biber, nane ve kekik gibi baharatlardan ilave ederek karıştırın ve tavanızdaki karışımı mercimeklerin üstüne dökün, tahta kaşık ile karıştırıp harmanlayın ve soğuması için kapağını açık tutun. Daha çabuk soğuması için plastik veya cam bir kaba aktarabilirsiniz. 

Ilık kıvama gelen mercimeklerin içine yarım limon (isterseniz nar ekşisi) ve doğranmış maydanozları koyup karıştırın, avuç içinizde köfteleri şekillendirin ve servis tabağına dizin. Marul ve limon ile servise hazırlayın. 
Ben bulguru ilave ettiğimde bir miktar havuç rendeside koymuştum, Soğan ile birlikte acı biberde soteleyebilirsiniz. Varsa bir tutam dereotu da ekleyebilirsiniz.. yani lezzetini arttırmak sizin elinizde.
Afiyet olsun!

28 Kasım 2013 Perşembe

Dızmana


Malzemeler:
  • 1 kase lor peyniri
  • 1 paket yaş maya
  • 1 bardak süt
  • 1 bardak su
  • yarım bardak sıvı yağ
  • 1 tatlı kaşığı tepeleme tuz
  • şeker (maya için)
  • aldığı kadar un 
  • yarım kilo yoğurt
  • 2 yumurta
  • 1 kase kaşar rendesi
  • tuz
Dızmana, Bulgaristan göçmenlerinin geleneksel bir lezzetidir. Kahvaltıda ve çay yanında harika gidecek bir hamur işi türü. Yapılışı da kolay lezzeti de harikadır.
Karıştırma kabınıza 5 bardak kadar unu koyun, ortasına havuz açın içine mayayı, şekeri ve ılık suyu koyun ve mayalanması için 10 dakika kadar bekleyin. Havuzun içine yağı, ılık/soğuk sütü koyun, un kısmına tuzu sepeleyin ve kenardan unu ala ala hamuru yoğurmaya başlayın. Kulak memesi kıvamında bir hamur elde edene kadar devam edin. Bunun için gerektiğinde un ilave edebilirsiniz, hamur katı gibiyse azıcık su ile açabilirsiniz. Hamuru güzelce yoğurun, mayalanması için üstünü örtün.
En az bir saat dinlendirdiğiniz hamurdan ceviz büyüklüğünde bezeler koparın, ortasını açın ve içine bir miktar -mesela fındık kadar- lor peyniri koyup top şeklinde elinizde yuvarlayın (lor tuzsuz ise içine az tuz ekleyebilirsiniz). Yuvarladığınız topları az aralıklarla yağladığınız veya fırın kağıdı koyduğunuz tepsinize yerleştirin ve parmaklarınızla üstüne bastırıp yassıltın. Bu miktarla 2 büyük borcam (30 cm çapında) çıkacaktır. Mayalı hamur olduğundan bereketli oluyor. Tepsi mayası gelene kadar fırınınızı 10 dakika kadar açın. 

Yoğurdu 2-3 yumurtayı ve tuzu bir kapta çırpın. Bunu hamurunuzun üstünde gezdirin ve 200 derecelik fırına verin. 20-25 dakika sonra (yoğurdu tutunmaya başlayacaktır) üstüne kaşar rendesini verin ve kızarıncaya kadar 40-45 dakika kadar pişirin. 2 tepsi veriyorsanız altlı üstlü pişirebilirsiniz sanırım.
Ilıdıktan sonra reçel, bal, marmelat, veya kahvaltılıkla birlikte harika böreğiniz hazırdır.
Afiyet olsun!

Sebzeli noodle

Malzemeler:
  • brokoli
  • havuç
  • biber
  • mantar
  • sarımsak
  • noodle makarna
  • soya sosu, yağ, tuz

İki kişilik olarak:
Birkaç parça brokoliyi ve 1 havucu azıcık haşlayın(3-4 dakika), diri kalmasına dikkat edin. Sarımsağı ezin ve doğradığınız biberle birlikte yağda soteleyin. Bir yandanda küçük bir tencerede 200 gram kadar noodle (erişte) makarnasını suya salın. Noodle 3-4 dakikaya hazır olacağı için aynı anda pişirebilirsiniz. 

Biberlerin yanına havuç ve brokoliyi ekleyip sotelemeye devam edin. 4-5 parça mantarı içine doğrayın ve bir miktar (soya sosunuzun kıvamına göre tabii) soya sosu da ekleyip 2-3 dakika daha soteleyin. Noodle'ları süzdürün ve sebzelerle harmanlayın, 3-4 yemek kaşığı haşladığınız sudan da koyun. Ben 2-3 dilim sucuk ilave etmiştim, yani suçuk veya salam da koyabilirsiniz. Tuzuna bakın ve acı sos ile servis yapın.

Noodle makarna yoksa, spagetti veya normal erişte de kullanabilirsiniz. Ama onların pişme süresi daha uzun olduğundan onu dikkate almayı unutmayın!  
Afiyet olsun!

27 Kasım 2013 Çarşamba

Pırasalı Patates Salatası

Malzemeler:
  • 2-3 patates
  •  yarım dal pırasa
  • marul
  • sıvı yağ
  • limon
  • tuz ve baharat

Patatesleri haşlayın, ılık olunca doğrayın ve bir miktar tuz ayçiçek yağı gezdirin. Patates yağı biraz sever. Pırasayı ince ince dilimleyin ve tahta kaşık ile patatesle harmanlayın ve soğumaya bırakın. Pırasanın sertliğide böylece biraz yumuşayacaktır. 

Yarım limonun suyunu ve isterseniz birazda nar ekşisi ekleyin. Bir iki yemek kaşığı zeytinyağı ve varsa biraz marul doğrayın ve karıştırın. Servise hazırlayın, üstüne pul biber ve nane ekin.
Afiyet olsun!

24 Kasım 2013 Pazar

Fırında Orman Kebabı


 
Malzemeler:
  • kuşbaşı dana veya kuzu eti
  • bezelye
  • havuç
  • sarımsak
  • patates
  • biber
  • domates
  • salça
  • yağ
  • kaşar rendesi
  • tuz ve baharat
fırına girmeden önceki hali

Et olarak miktar vermesini beceremiyorum ben, çünkü herkes aynı imkanlara sahip değil ve bu yemeği az miktarda et kullandığız zamanda yapabilirsiniz. Hatta tavuk etini de tercih edebilirsiniz. 
Normalde kuşbaşı dana etini soteleyip yaptığım yemeğin etini bu sefer farklı bir şekilde hazırladım. Kemikli et çıkarmıştım buzluktan, düdüklüde pişirip hem etin pişmesini, hem de et suyunu yemeklerde ve çorbalarda kullanmak istedim. O yüzden 30 dakika kadar düdüklü tencerede pişmiş olan eti, kemiğinden ayırdım. Küçük parçalarla Düğün Çorbası hazırladım (ki onun tarifinide kısa zamanda vereceğim). Ufak kısmını kapuska yemeğinde kullanmak için buzluga attım ve geri kalan bir çorba kasesi dolusu etide bu yemek için kullandım.

Etlerinizi kuşbaşı doğrayın ve ister düdüklüde, isterseniz tencerede pişirin. Bir büyük patatesi küp küp doğrayıp hafifçe kızartın. 1-2 havucu dilimleyin ve bezelyelerle 5-6 dakika kaynatın. Konserve bezelye kullanacaksanız sacede sudan geçirmeniz yeterli. Ben dondurulmuş bezelye kullandığımdan pişirdim biraz yoksa çok diri kalıyorlar. 1-2 diş sarımsağı ezin ve 2 biberi doğrayın. Varsa 1 domateside doğrayın. (evde bir tane kalmış onu kullandım, artık mevsimi olmadığından tadıda pek olmuyor). 

Bütün malzemeleri fırın kabınıza alın, tuz, kekik, kimyon, pulbiber gibi baharatlari ekleyin ve harmanlayın. 1 kase kadar sıcak/kaynar suyun içine bir yemek kaşığı salça koyup eritin ve fırın kabının eşit oranda dökün. Ben bir miktar et suyu kullandığım için fazladan yağ ilave etmedim yemeğe. İsterseniz yemeğin üstüne 1-2 kaşık yağ gezdirebilirsiniz. Varsa üstüne kaşar rendeleyip önceden ısıtılmış fırında yaklaşık 15 dakika kadar pişirin. Yemeğin büyük kısmı zaten pişmiş olduğu için fazla fırında tutmaya da gerek kalmıyor. Yemeğin suyu üste çok çıkmasın ki, tadı daha leziz olsun. Pirinç pilavi ile birlikte harika oluyor. 
Afiyet olsun!

23 Kasım 2013 Cumartesi

Portakalli Roka Salatasi

Malzemeler:
  • yarım demet roka
  • yarım portakal
  • yarım (yeşil) elma
  • zeytinyağı
  • peynir
  • ceviz



Rokaları güzelce yıkayın ve yarım saat kadar soğuk su dolu bir kabın içinde dinlendirin. Hafif cansız hali canlanacak, dirilecektir. Rokaları kurutup doğrayın, ya da elinizle parçalayın. Elmayı küçük küçük kesin, portakalın kabuğunu soyun zarlarından ayıklayın ve salataya katın. Bir iki parçasının da suyunu rokanın üstüne sıkın. Bir miktar zeytinyağı gezdirin ve salatayı harmanlayın. İsterseniz bir miktar tüz da ekleyebilirsiniz ama pek gerekmiyor. Üstüne beyaz peynir ve ceviz parçaları ekleyip servise hazırlayın. Bende o an ceviz bulunmadığı için cevizsiz yaptım. 

Limon yerine portakal çok güzel oluyormuş. Rokanın ekşimsi tadını alıyor. Yalnız yiyeceğiniz zaman portakalı katın çünkü fazla sulanıncada salatayı fazla tatlımsı yapıyor. Bence farklı bir salata oldu, tarifi veren arkadaşa teşekkürler :)
Afiyet olsun!

22 Kasım 2013 Cuma

Aşure

Malzemeler:
  • 1 kilo buğday
  • 2 bardak nohut
  • 2 bardak kuru fasulye 
  • 1 çay bardağı pirinç
  • 6-8 bardak toz şeker
  • kuru üzüm
  • kuş üzümü
  • incir
  • kuru kayısı
  • elma
  • portakal kabuğu

  • fındık
  • ceviz
  • hindistan cevizi 
  • tarçın
  • nar



Aşure senenin her günü yapılabilecek bir tatlı olmakla birlikte Muharrem ayında pişirilmesi daha uygundur. Aşure Arapça'da onuncu demektir. 10 Muharrem Islam inancına göre çok büyük olaylar olmuştur. Muharrem ayı henüz çıkmadan bu tatlıyı paylaşmak bir borç oldu. Yapali bir hafta oldu ama bir türlü paylaşamadım ki. Geçen sene ilk defa denemiştim ama bu sene çok çok daha güzel olmuş.. Aşure yapımı kesinlikle zor değil, sadece malzemesi çok olduğu için biraz uğtaştırıyor ama inanın yapıp, sevdiklerinize, komşulara vs. dağıtınca o yorgunluğunuzda uçup gidiyor :))

Aşurelik buğdayı, fasulyeyi ve nohutu bir gece öncesinden ıslatacaksınız. Buğdayı önce 4-5 defa ovalaya ovalaya yıkamanız gerekiyor. Suyun rengi berraklaşıncaya kadar. Daha sonra derin bir tencerenin içine alıp 4-5 litre su ilave edip bir taşım kaynatın. Altını kapatın, açıksa kapağınıda kapatın ve ertesi güne iyice şişmesi için bir kenarda bekletin. Muhtemelen koyduğunuz su az gelecektir. Öyleyse 1-2 litre daha su ekleyebilirsiniz. Buğdaylar suyun altında kalsın :)

Ben hazır aşure paketlerinden aldım. 750 gram buğday varmış onun içinde. İkişer su bardağı nohut ve fasulye haşladım ama hepsini kullanmadım. Dolu dolu birer kase ayırdım ki, hazır pişmişken yemeklik olarakda kullanabileyim diye. Aşurenin miktarı aslında yapan kişiye bağlı. Mesela ben içinde bakliyatı seviyorum ama siz pek sevmezseniz birer bardak ıslatırsınız. Nohut ve fasulyeyi düdüklüde 15-20 dakika kadar pişirdim. Nohutların kabuklarını mümkünse tek tek çıkarmaya çalışın. ayrı ayrı kaplarda kaysıları, incirleri kuru üzümleri ılık-soğuk suda ıslatın. 6-7 adet incir, 10-12 adet kaysı, bir avuc üzüm yeterlidir sanırım. Pişirmeden yarım saat öncesi kadar ıslatabilirsiniz.

Aşurelik buğdayınız iyice kabarmıştır. Başka bir tencerede ıslattıysanız, aşure yapacağınız tencereye alın. Pişirmeye başlamadan önce 1 Fatiha, 3 İhlas okuyup tencerenizin altını açın. Kaynar suyunuzu hazırda bulundurun, pişerken buğday suyu çabuk emecektir ve sürekli üstüne azar azar eklemek zorunda kalacaksınızdır. Buğday kaynayadursun, bir yandan zaman zaman karıştırmaya devam edin. Bir taraftanda 1-2 elmayı (tercihe göre) soyup ince küplere doğrayın. Ben yarım deveci armudu da eklemiştim. 

Buğdayları yarım saatten fazla kaynattıktan sonra pirinci yıkayıp fasulye ve nohut ile ilave edip karıştırın. Kaysıları doğrayın, üzüm ve elmalarla birlikte tencereye koyun, hep birlikte orta ateşte kaynatmaya devam edin. Suyunun miktrarını kontrol edin. Bazıları duru, bazılarıda sulu sever, ağız tadınıza göre ayarlayın onu. 
İncir aşurede biraz riskli bir meyvedir. Aşurenin içine koyarsanız, suyun rengini iyice karartacaktır. İsterseniz servis aşamasında kullanın. İsterseniz hiç kullanmayın, ya da benim yaptığım gibi doğrayıp ayrı bir tencerede 10-15 dakika kaynatıp, suyunu süzdürdükten sonra tencerenin altını kapatınca malzemelerin içine katıp karıştırın. Bu şekilde benimkinin rengini etkilememişti. Eğer portakal kabuğu aroması da karışsın isterseniz bunuda ince ince doğrayın ve küçük bir tencerede bir 5-10 dakika kadar kaynatın. Suyunu süzüp tencereye kaytın. Böylelikle acısını suya bırakır ve aşureyi etkilemez. Bütün malzemeler en az yarım saat kadar pişsin. Dibi tutmasın diye karıştırmayı unutmayın. 

Son aşama olarak şeker kısmına geldik. Şeker oranı tamamen damat tadınıza bağlı, ayrı bir kabın içine 5-6 bardak şekeri koyun üzerine 2 bardak kadar kaynar su ekleyin ve şekeri karıştırın, tencereye ilave edin. Böylelikle daha çabuk aşure ile karışacaktır. Benim yaptığım miktara önce 4 bardak koyduk, sonra azar azar bu 6 bardağa kadar çoğaldı. Birden koyarsanız ve çok şekerli olursa su koymanız gerekir ama böylede aşurenin yoğunluğunu açmak zorunda kalırsınız, o yüzden azar azar koymakta fayda var. Şekerin kıvamını anlamak için cay tabağına bir kaşık koyun ve ılıyınca şekerin tadı belli olacaktır. Ona göre miktarını ayarlarsınız. Şekeri koyunca karıştırmasıda zorlaşacaktır, dibi tutmaması için dikkat edin. 

Altını kapatın. Kuş üzümünü ve inciri bu aşamada koydum ben içine. Tencerenin kapağını kapatın ve abdest alıp imkanınız varsa bir Yasin-i Şerif okuyun. Yoksa bildiğiniz birkaç surede okuyabilirsiniz. Bu bereketini ve lezzetini arttıracaktır kanımca. Birde aşureye süt ekleyenler var, geçen sene koymuştum ama bu sefer tercih etmedim. Sütlü olunca daha çabuk bozuluyor, ama süt rengini açıyor, servis aşamasında biraz kaselere koyabilirsiniz, ya da altını kapatmaya yakın tencereyede koyabiliriniz 1-2 bardak. Size kalmış.

Aşureyi servis kaselerine koyun, 5 dakika kadar soğutup üstüne hafif bir kabuk oluştuğunda fındık, ceviz, tarçın, çikolata, nar gibi ne varsa süsleyin.
Afiyet olsun!