Birkac gündür Berlin'deyim. Laptopu getirdim yanimda ama wireless olmayinca pek bir ise yaramiyor kendisi :P Malumunuz laptop yerine bir adet klavye getirmem gerekirdi, cunku harfler aliskin olmadigim yerlerde ve klavyeye bakarak yazmak zorunda kaliyorum. Almanlarin ve Fransizlarin bircok seyi tersine yaptiklarini biliyorum ama yine de insan karsi karsiya gelince ancak bunun ne kadar uyuz bir durum oldugunu anliyor. Hatta bir ara resmini cekerim neyse..
Su an gecenin bir yarisi, 2-3 bardak sek kahve icince insan pek uykusu kalmiyor. Aslinda bugun yorgunluktan kendimi kaldiramamam gerekiyordu ama.. ne bileyim iste, Alman havasi carpti herhalde. Saat 11'den neredeyse aksam 11'e kadar gezersen normalde simdi horul horul uyumak gerekirdi, degil mi`? :P Bugun $u metro senin, bu metri benim neredeyse yari Berlin istasyonlarini gezdik sayilir. Dun bir parfumeride bizim Shecky'nin akrabalarini gorunce kardesime aldim (simdi bu Shecky bilmeyenler icin ayri bir maceradir aslinda - kendisi Avustralya'dan gonderilmis olan bir kaplumbaga) Ve cok tatlidir. Ne demek istedigimi anlamak icin bir resim eklemem yeterli sanirim. Uff intern error dedi mozilla.. Hani neyse de, kullandigim bilgisayarda tum programlarda Almanca olunca insan uyuz oluyor. Neyse yarin bir daha denerimde ne yapalim.
(sonunda ekleyebildim :)
Hafif yagmurlu bir gun. Bol bol bacak kaslarini gelistirme :P kisa sure icinde cok sey gorme, gerci hepsi onceden de gormus oldugum yerlerdi ama olsun, aksam karanliginda farkli bir havasi vardi. Dun zaten Kreuzberg taraflarinda dolanmistik. Türk olarak Berlin'de Almanca bilmeniz pek gerekmiyor. Her köse basinda, sagda solda, bir yerlerde hep birilerine rastlamaniz olagan bir sey degil. Eh yarim milyon olarak Berlin'i biraz feth etmis bizimkiler :P iyi mi etmisler orasini elbette ben bilemem..
Neyse saat gecenin 2'sini gecmis, ben biraz uyumaa calisayim. Yarin yeni bir gun, yeni bir macera. Friedrichstraße taraflarina dogru bir gidek hele, oradan da Unter der Linden olabilir..
Hadi tschüß
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder